"Osman iyice kendinden geçmeye başlamıştı. Sesi gittikçe yükseliyordu ve artık yağmurun ortasında bağırmaya başlamıştı.
- Kimsin sen? Kimsin? Konuş!
- Ben senim.
- Saçma sapan konuşma! Ben zaten benim. Sen kimsin, kim?!
- Ben senin içindeyim Osman. Hep içindeydim, hep içinde olacağım.
- Böyle bir şey olamaz. İmkânsız. Dalga geçme benimle.
- Peki, o zaman. Beni duyuyorsun değil mi? Ama beni göremiyorsun. Neredeyim
ben? Hadi bul beni.
Osman etrafına öyle bak ...